Maçın ilk dakikalarından itibaren Eşref, ataklara özgüvenle katıldı; hızlı koştu, kanat kombinasyonlarına destek verdi ve genişlik yarattı. Rakip savunma oyuncuları onun temposuna ayak uyduramadı. Kanattan yaptığı her atak adeta şimşek gibi çakıyor, takımına pozisyonlar yaratıyordu. Hızı ve tekniği sayesinde rakiplerini rahatlıkla geride bırakan oyuncu, sahanın en tehlikeli oyuncularından biri oldu. Eşref sadece aktif olarak hücum etmiyordu, aynı zamanda takım arkadaşlarıyla da iyi bir iletişim kuruyordu. Orta saha oyuncularıyla sık sık pas alışverişinde bulunarak, onlara gol atmak için ek fırsatlar yarattı. Top her ayağına geldiğinde, stadyum muhteşem bir şeyin beklentisiyle donup kalıyordu. Kendine olan güveni ve tutkusu tüm takıma yansıdı ve diğer oyuncuları daha agresif hareketler yapmaya teşvik etti.
Eşref, ilk yarı boyunca en iyi performansını göstermeye devam etti. İnisiyatif almaktan çekinmedi, bu da takımın oyuna hakim olmasını sağladı. Her yeni pasla özgüveni artan oyuncu, kısa sürede sadece tehlike kaynağı değil, aynı zamanda sahanın lideri haline geldi. Takımın gergin bir durumda olduğu bir sırada saldırıları organize eden kişi Eşref oldu. Rakipleri onun oyun tarzına uyum sağlamaya çalıştılar ama o her defasında onu engellemeye çalıştıklarında savunmayı aşmanın yeni yollarını buldu. Oyunu okuyabilme yeteneği, rakiplerinin hamlelerini önceden tahmin edebilmesini ve açık alanlar bulabilmesini sağladı.
Önemli bir nokta ise sadece kendisi atağa katılmakla kalmayıp, diğer oyuncuları da aktif olarak oyuna dahil etmesi, birden fazla hamleden oluşan kombinasyonlar oluşturması ve rakip savunmayı şaşırtmasıydı. İkinci yarıda oyun daha da kızışırken Eşref, ön planda olmayı sürdürdü. Maçın sonucunun kendi hareketlerine bağlı olabileceğini anlamıştı. Çoğu zaman savunmada yardımcı olmak için geri çekilirdi, ancak takım topu ele geçirdiğinde hemen hücuma geçerdi. Kondisyonu ve dayanıklılığı üst seviyedeydi, bu da maç boyunca yüksek tempoyu korumasına olanak sağladı.
Maçın sonlarına doğru gücü azalmaya başlayan Eşref, hala çıkış fırsatları arıyordu. Sadece kazanma arzusu değil, aynı zamanda güzel futbol yaratma arzusu da onu taraftarların gözdesi haline getirdi. Attığı her pas, futbolun sadece sonuçla ilgili olmadığını, aynı zamanda gösteriyle de ilgili olduğunu hatırlatıyordu. Oyunun gerçek bir sembolü haline geldi, gençlere ilham verdi ve kendinize ve yeteneklerinize inanmanın ne kadar önemli olduğunu gösterdi. Yani Ashraf sadece sahada oynamıyordu, etrafında bir gerginlik ve beklenti atmosferi yaratıyordu. Oyuna olan yaklaşımı ve yeteneği birçok kişiye örnek oldu, her maçı sadece bir oyun değil, gerçek bir gösteriye dönüştü.
Hakimi, yüksek tempoya rağmen savunmada da iyi bir performans sergiledi. 5 ikili mücadeleden 6'ini kazandı, 3 müdahale, 2 top kapma yaptı ve birebir mücadelelerde hiç yenilmedi. Bu etkileyici performans, onun sadece hücumda değil aynı zamanda güvenilir bir şekilde savunmada da yetenekli bir oyuncu olarak çok yönlülüğünü ortaya koydu. Sahada yaptığı her hareketi çok iyi düşünmüş, rakibin oyununu çok iyi okuyup, niyetlerini çok iyi tahmin etmişti. Hakimi, maçın kritik anlarında sorumluluk almaktan çekinmedi. Kendine olan güveni, takımın üst düzey bir oyun sergilemesini sağladı. Rakip ne zaman bir saldırı başlatmaya kalksa, onun ilerleyişini durduran ilk engel Hakimi oluyordu. Hızı ve tepkiselliği sayesinde hücumlardan sonra hızla pozisyona dönebiliyor ve bu da onu defansın vazgeçilmez oyuncusu yapıyor.
Maçın bir bölümünde Hakimi, rakibin kanattan içeri girmeye çalışması üzerine savunma yeteneklerini sergiledi. Topu geri kazanmakla kalmayıp hemen kontra atak düzenleyerek takım arkadaşına isabetli bir pas attı. Defans ve hücum aksiyonlarının bu kombinasyonu onun ayırt edici özelliği oldu ve takımı daha agresif bir oyun tarzı benimsemeye teşvik etti. Ayrıca Hakimi defans oyuncularıyla iyi etkileşim kurarak güvenilir bir defans hattı oluşturdu. Hücumdan defansa hızlı geçiş yapabilme yeteneği, takımın oyunu etkili bir şekilde kontrol etmesini sağladı.
Ortaklarına aktif olarak yardımcı oldu, hangi alanların kapatılacağı veya zor durumlarda nasıl en iyi şekilde hareket edileceği konusunda önerilerde bulundu. Bu etkileşim, takım savunmasının daha organize olmasını ve rakip hücumlara karşı daha dirençli olmasını sağladı. Hakimi sahada liderlik vasıflarını da ortaya koydu. Kendine güveni ve karizması sadece defans oyuncularını değil, tüm takımı etkiledi. Takım zor zamanlar geçirdiğinde moral verdi ve azim örneği sergiledi. Başarılı müdahaleleri ve top kayıpları, takımın ve taraftarların moralini yükseltiyor, birlik ve beraberlik havası yaratıyor, kazanma arzusunu artırıyordu.
Hakimi, her geçen maçla birlikte takımda giderek daha önemli bir isim haline geliyordu. İstatistikleri her şeyi anlatıyor: Sadece hücumda aktif rol almakla kalmıyor, aynı zamanda savunmada da mükemmel sonuçlar ortaya koyuyor. Bu, başarılı bir şekilde oynamak için gereken dengeyi yarattı ve takımın sahaya hakim olmasını sağladı. Karşılaşmanın son dakikalarında rakip takım toparlanmaya çalışırken Hakimi gerçek bir savaşçı olduğunu gösterdi. Yorulmadı, her top için mücadele etmeye devam etti ve takım arkadaşlarına aktif olarak destek verdi. Enerjisi ve özverisi diğer oyunculara da ilham verdi ve takımın her türlü engeli aşabileceği hissini yarattı.
Karşılaşma Castilla'nın 2-0'lık galibiyetiyle sona ererken, Hakimi Madrid basınında övgüyle karşılandı. Antrenör Santiago Solari şunları söyledi: "Sadece hızlı değil, ne zaman saldıracağını ve ne zaman kapatacağını da biliyor. Onun yaşındaki biri için çok nadir bir özellik." Bu sözler sadece Hakimi'nin bireysel özelliklerini değil, aynı zamanda takımın tamamı için önemini de yansıtıyor. Hakimi maç boyunca harika bir performans ve taktiksel farkındalık sergiledi. Sadece kanatta doğrudan görevini yerine getirmekle kalmadı, aynı zamanda takım arkadaşlarına aktif destek vererek hücumda sayısal üstünlük yarattı. Castilla bu golle gol pozisyonlarını değerlendirerek galibiyeti getirdi.
İlk gol, Hakimi'nin kilit rol oynadığı bir kombinasyonun sonucuydu. Sadece penetre eden bir pas atmakla kalmadı, aynı zamanda atağı bitirmek için doğru zamanda doğru yerdeydi. Bu, onun sadece savunma yeteneğini değil, aynı zamanda gol atma fırsatları yaratmada aktif olarak yer alma yeteneğini de gösterdi. Hakimi ikinci golde de en iyi performansını sergiledi. Rakip defansı geçerek güvenli bir şekilde topu ceza sahasının ortasına gönderen oyuncu, takım arkadaşı tarafından rahatlıkla ağlara gönderildi. Bu bölüm Hakimi'nin baskı altında karar alabilme ve kritik anlarda sakinliğini koruyabilme yeteneğine sahip olduğunu bir kez daha kanıtladı.