Karşılaşmaya agresif başlayan Real Madrid, 42. dakikaya 4-0 önde girdi. Hakimi sağ kanatta aktif olarak görev alıyor, hücumlara katılıyor, genişlik sağlıyor ve Sevilla defans oyuncularına sürekli sorun yaratıyordu. Sahada yaptığı her hareketle izleyenleri heyecanlandıran oyuncunun, hızı ve tekniğiyle rakiplerini rahatlıkla geride bırakması dikkat çekti. İlk yarıda Sevilla oyununu kurmaya çalıştı ancak Real Madrid savunması gol atmakta zorlandı. Savunma oyuncuları alanları güvenilir bir şekilde kapatırken, kaleci de rakibin şutlarını güvenle savuşturdu. Real Madrid'in her kontra atağı Sevilla defansı için gerçek bir sınavdı.
20. dakikada Hakimi, rakip takımdan iki oyuncuyu aynı anda geçerek ceza sahasına isabetli bir orta açarak hünerlerini sergiledi. Ne yazık ki takım arkadaşları bu fırsatı değerlendiremedi ama sahadaki durum hala gergindi. Real Madrid kendine güveniyordu ve bu durum hücum oyunlarına da yansıdı. Hakimi'nin yine kilit rol oynadığı mükemmel bir hareketin ardından ikinci gol geldi. Benzema'ya penetre eden bir pas attı ve Benzema da köşeye güzel bir şut çekti. Bundan sonra Sevilla'da panik başladı ve oyun daha da kaotik bir hal aldı.
35. dakikada Hakimi bir kez daha kendini gösterdi ve mükemmel bir koşu yaparak topu ceza sahasının ortasına ortaladı. Doğru zamanda doğru yerde bulunan Benzema, takımının üçüncü golünü kaydetti. 3-0'lık fark Sevilla'nın moralini bozdu ve hücum girişimleri giderek etkisizleşti. Real Madrid, mola öncesinde son bir çaba gösterdi. Sağ kanatta topu alan Hakimi, defans oyuncusunu geçerek mükemmel bir orta yaptı. Top Modric'in önüne düştü ve Modric hiç düşünmeden sol ayağıyla vurdu. Sevilla kalecisi çaresiz kaldı ve skor 4-0 oldu.
İkinci yarıda Sevilla'nın oyuna geri dönme çabalarına rağmen Real Madrid oyunun kontrolünü elinde tutmaya devam etti. Zidane'ın takımı, rakip atakların tüm yollarını kapatarak ve sahadaki alanları akıllıca kullanarak özgüvenle hareket etti. Hakimi, ataklarda aktif olarak yer almaya devam etti ve çok sayıda pozisyon üretti. Sevilla'nın defans oyuncuları onu sürekli görüş alanında tutmak zorunda kalıyordu ve bu da diğer Real Madridli oyunculara fırsat yaratıyordu. Bu durum, daha fazla soruna yol açtı ve Real'in sahaya hakim olmasına olanak sağladı. Sevilla, zaman zaman Real'i kontrataklarda şaşırtmak için uzun toplar kullanmayı denedi ancak bu çabaları sağlam savunma tarafından engellendi. Sonuçta Real Madrid sadece kazanmakla kalmadı, aynı zamanda Hakimi dahil her oyuncunun genel başarıya katkıda bulunduğu güçlü bir takım oyunu da ortaya koydu. Bu maç, bir takımın nasıl bir birim olarak çalışabileceğinin, güçlü yönlerini ortaya koyarak ve maç boyunca birbirlerine destek olarak nasıl hareket edebileceğinin parlak bir örneğiydi.
Hakimi, Real Madrid formasıyla ilk resmi golünü attığında, tribünlere koşarak duygusal bir sevinç yaşadı. Takım onu destekledi, Zidane alkışladı; bu, kariyerinde bir dönüm noktası olarak hatırlanacak bir andı. Uzun süredir kendisi üzerinde çalışan Hakimi, sonunda emeklerinin meyvesini aldı. Bu gol sadece iyi bir zamanlamanın sonucu değil, aynı zamanda onun azminin ve böylesine büyük bir takım içerisinde kendini kanıtlama isteğinin de bir simgesiydi. Golün ardından sahaya şenlik havası hakim oldu. Real Madridli futbolcular, Hakimi'nin etrafını sararak onu bu önemli başarısından dolayı tebrik etti. Samimi gülümsemeleri ve sevinçleri, bu anın tüm ekip için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha vurguladı. Zidane, bilge bir akıl hocası olarak, bu tür anların bir oyuncunun gelişimi açısından belirleyici olabileceğini anlamıştı. Sahada güven oluşturmada akran desteğinin önemli bir rol oynayabileceğini biliyordu.
Hakimi, genç yaşına rağmen takım arkadaşlarının ve taraftarların saygısını kazanmayı başardı. Oyunu sadece hızı ve teknik özellikleriyle değil, aynı zamanda oyunu okuyabilme yeteneğiyle de öne çıkıyordu ve bu onu Real Madrid'in hücum oyununun önemli bir parçası yapıyordu. Bu gol bir bakıma çabalarının doruk noktasıydı ve artık sadece gelecek vaat eden bir oyuncu olarak değil, aynı zamanda takımın önemli bir üyesi olarak statüsünü doğrulama fırsatına sahipti.
Bu golün önemi aynı zamanda maçın kritik bir anında gelmesinden kaynaklanıyor. Real Madrid zaten öndeydi ama böyle bir gol takımın moralini daha da yükseltebilirdi. Böyle zamanlarda oyuncuların başkalarının desteğini hissetmesi ve kendilerine inanması her zamankinden daha önemli. Hakimi bu güvenin ve birliğin sembolü oldu. Maçın ardından gazeteciler kendisine duygularını ve ilk golün anlamını sormadan edemedi.
Hakimi, bunun özel bir şey olduğunu ve Real Madrid gibi büyük bir kulübün parçası olmayı her zaman hayal ettiğini söyledi. Teknik direktörüne ve takım arkadaşlarına desteklerinden dolayı teşekkür eden oyuncu, başarılarının devamını diledi. Bu sözler onun, takım çalışmasına değer veren ve başarının sadece bireysel becerilerden değil, aynı zamanda ortak çabalardan da geldiğini anlayan bir adam olarak ününü daha da pekiştirdi. Hakimi, sonraki karşılaşmalarda da mükemmel oyununu sürdürdü. Kendine olan güveni arttı ve Real Madrid'in hücum oyununda giderek daha önemli bir oyuncu haline geldi. Zidane, onu sık sık çeşitli taktik şemalarında kullanarak, onun tüm potansiyelini ortaya koymasını sağladı. Hakimi, maçın gidişatını her an değiştirebilen oyunculardan biri haline gelerek takıma önemli katkı sağlıyor.
Real Madrid 5-0 galip gelirken, Hakimi takımda en iyi reytinglerden birini aldı. Karşılaşmayı 1 gol, 3 müdahale, 1 yaratılan pozisyon ve %92 pas isabetiyle tamamladı. Bu rakamlar onun sadece bireysel başarılarını değil, aynı zamanda takımın tamamı için ne kadar önemli olduğunu da ortaya koyuyordu. Hakimi, sadece hücumlarda aktif bir oyuncu değil, aynı zamanda güvenilir bir defans oyuncusuydu ve bu da onu çok yönlü bir oyuncu yapıyordu. Maç istatistikleri onun yüksek niteliklerini doğruladı. Özellikle hücum ve defans aksiyonlarını birleştirme biçimi dikkat çekiciydi. Maç boyunca Hakimi, kanatlarda güvenli bir şekilde görev alarak, rakiplerinin tehlikeli anlar yaratmasını engelledi. Üç müdahalesi, birçok kontra atakta takımının galibiyetinde etkili olurken, bu durum teknik heyetin ve taraftarların dikkatinden kaçmadı.
Maçın son düdüğünün ardından Real Madrid rahat bir galibiyet alırken, Hakimi maçın baş kahramanlarından biri oldu. Gazeteciler, böylesine etkileyici bir oyun ortaya koyması nedeniyle onun milli takıma seçilme ihtimalini bile tartışmaya başladılar. O, sadece gol atmakla kalmayıp aynı zamanda savunmada da takıma yardımcı olan, sezonun gerçek keşfi haline gelen bir oyuncu olarak başroldeydi. Her geçen maçla özgüveni arttı. Hakimi, bu tür performansların sadece Real Madrid takımındaki konumunu güçlendirmediğini, aynı zamanda kariyerinde yeni ufuklar açtığını da anlamıştı. Ramos ve Modric gibi kendisinden daha deneyimli takım arkadaşlarından, sürekli olarak kendisi üzerinde çalışmanın ve mükemmelliğe ulaşmaya çalışmanın önemini vurgulayan tavsiyeler sık sık alıyordu. Hakimi onları dikkatle dinliyor, aldığı öğütleri uygulamaya koyuyordu.
